Diz Protezinin Ömrü Ne Kadardır?

By: Prof. Dr Fahri Erdoğan
Categories:
Genellikle 15-20 yıldır. Bu süre kişiye göre değişebilir. Diz protezinin ömrü için yaş, kilo ve yaşam tarzı önemli etkendir. Aşırı kullanım ömrü kısaltabilir. Düzenli doktor kontrolleri gereklidir. Kaliteli malzeme uzun ömür sağlar. Fizik tedavi süreci önemlidir. Protez zamanla aşınabilir. Gerekirse revizyon ameliyatı yapılabilir. Uygun bakım ömrü uzatır.
Yazı İçeriği
Diz Protezinin Ömrü Nasıl Uzatılır?
Aşırı kilo, diz protezi üzerine fazladan yük bindirir. Bu da protezin aşınmasına ve gevşemesine neden olabilir. Protezin uzun ömürlü olması için ideal vücut ağırlığı korunmalıdır. Gerekirse diyetisyen desteği alınabilir. Ameliyat sonrası belirli aralıklarla ortopedi doktoruna kontrole gitmek önemlidir. Erken aşamada fark edilen sorunlar, daha ciddi problemlerin önüne geçebilir. Doktor önerileri doğrultusunda hareket edilmelidir. Fizik tedavi, diz çevresindeki kasların güçlenmesini sağlar. Protezin desteklenmesi için bu kasların güçlü olması gerekir. Egzersizler düzenli yapılmalı, ancak aşırı zorlayıcı hareketlerden kaçınılmalıdır.
Diz protezi olan bireyler, özellikle merdiven çıkarken ve eğimli yerlerde yürürken dikkatli olmalıdır. Düşme riski azaltılmalı, destek gerekirse baston gibi yardımcı araçlar kullanılmalıdır. Ağır yük taşımak, diz protezine zarar verebilir. Günlük yaşamda yük dağılımına dikkat edilmeli, mümkünse ağır işlerden kaçınılmalıdır. Alışveriş yaparken tekerlekli pazar arabaları tercih edilebilir. Yumuşak tabanlı, ortopedik ve kaymaz tabanlı ayakkabılar tercih edilmelidir. Topuklu ayakkabılardan ve sert tabanlı ayakkabılardan kaçınılmalıdır. Uygun ayakkabılar dengeyi artırır ve diz eklemine binen yükü azaltır. Vücutta başka bir enfeksiyon oluşursa, bu durum diz protezine yayılabilir. Diş tedavileri veya cerrahi işlemler öncesinde mutlaka doktora bilgi verilmelidir.
Gerektiğinde antibiyotik koruması planlanabilir. Koşu, zıplama gibi yüksek etkili sporlar diz protezine zarar verebilir. Bunlar yerine yüzme, yürüyüş veya sabit bisiklet gibi düşük etkili egzersizler tercih edilmelidir. Saatlerce ayakta kalmak, protezde erken aşınmaya neden olabilir. Mümkün oldukça oturarak çalışılmalı, dinlenmeye zaman ayrılmalıdır. Evde ayakta yapılacak işler arasında sık sık mola verilmelidir. Dizde ağrı, şişlik, ısınma veya hareket kısıtlılığı gibi belirtiler varsa vakit kaybetmeden doktora başvurulmalıdır. Bu tür belirtiler, protezde sorun olduğunun erken işareti olabilir. Bu maddelere dikkat edilerek diz protezi 15–20 yıl hatta daha uzun süre sorunsuz bir şekilde kullanılabilir. Yaşam kalitesinin yüksek kalması için bilinçli ve dikkatli bir yaşam tarzı benimsenmelidir.
Diz Protezi Hangi Durumlarda Yapılır?
Diz ekleminde yaşa bağlı olarak gelişen kireçlenmelerde eklem kıkırdağı aşınır. Bu durum, ağrıya, hareket kısıtlılığına ve yürüme zorluğuna yol açar. Ağrılar dinlenme halinde bile devam ediyorsa ve günlük yaşam kalitesini ciddi şekilde etkiliyorsa diz protezi önerilir. Romatoid artrit gibi bağışıklık sisteminin neden olduğu romatizmal hastalıklar, diz eklemini zamanla harap eder. Bu hastalıklarda ilaç tedavisi yeterli olmazsa ve eklem fonksiyonları kaybolursa, diz protezi kalıcı bir çözüm olarak uygulanır. Dize alınan şiddetli darbeler, kazalar veya spor yaralanmaları sonrası eklem içi yapılar ciddi şekilde zarar görebilir. Eklemde iyileşmeyen deformasyonlar oluşursa ve ağrı kronik hale gelirse, diz protezi gerekebilir.
Diz kemiğine giden kan akışının bozulmasıyla oluşan bu durum, kemiğin beslenmesini engeller ve eklem yüzeyinde çökme meydana gelir. Bu yapısal bozulma diz fonksiyonlarını tamamen etkiler ve protez ile düzeltme gerekebilir. Bazı kişilerde doğuştan gelen diz eğrilikleri ya da zamanla gelişen yapısal bozukluklar, ekleme dengesiz yük binmesine neden olabilir. Bu bozukluklar ciddi ağrılara yol açıyorsa ve fizik tedavi yeterli olmuyorsa diz protezi tercih edilebilir. Diz hareketlerinin neredeyse tamamen kısıtlandığı, merdiven çıkma, yürüyüş veya oturup kalkma gibi günlük aktivitelerin yapılamadığı durumlarda diz protezi ile hastanın yaşam kalitesi yeniden kazandırılabilir. Ağrı kesiciler, enjeksiyon tedavileri ve fizik tedavi gibi konservatif yöntemler denenmiş ve uzun süreli fayda sağlamamışsa, diz protezi kalıcı ve etkili bir tedavi seçeneği olur.
Diz Protezi Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler
Ameliyat sonrasında en önemli adım fizik tedavi sürecidir. Doktorun önerdiği egzersizler düzenli olarak yapılmalıdır. Bu egzersizler dizin hareket kabiliyetini artırır ve kas gücünü geri kazandırır. Tedavi aksatılırsa hareket kısıtlılığı ve ağrı kalıcı hale gelebilir. Ameliyat sonrası yara bölgesi düzenli olarak kontrol edilmeli ve temiz tutulmalıdır. Sargılar doktorun önerdiği şekilde değiştirilmelidir. Kızarıklık, akıntı veya kötü koku gibi enfeksiyon belirtileri fark edilirse hemen doktora başvurulmalıdır. Dizin üzerine fazla yük binmemelidir. İlk dönemlerde ayakta uzun süre kalmaktan ve ağır kaldırmaktan kaçınılmalıdır.
Gereğinden fazla yürümek veya merdiven çıkmak dize zarar verebilir. Otururken veya yatarken dizin doğru pozisyonda olmasına dikkat edilmelidir. Bacaklar çaprazlanmamalı ve çok fazla bükülmemelidir. Uyurken bacak altına yastık konularak dizin desteklenmesi önerilir. Belirlenen aralıklarla doktor kontrolüne gidilmelidir. Bu kontrollerde protezin durumu, dizin hareket kabiliyeti ve iyileşme süreci değerlendirilir.
Herhangi bir sorun erken fark edilerek müdahale edilebilir. Ameliyat sonrası hareketsizlik kan pıhtılaşması riskini artırabilir. Bu nedenle düzenli egzersiz yapılmalı, kan sulandırıcı ilaçlar doktorun önerisiyle kullanılmalıdır. Bacakta ani şişlik, ağrı ya da morarma gibi belirtiler olursa hemen sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. İyileşme sürecinde vücudun ihtiyaç duyduğu vitamin ve mineralleri alabilmesi için dengeli beslenme çok önemlidir. Özellikle protein, C vitamini ve çinko içeren besinler doku iyileşmesine katkı sağlar.
Sigara dolaşımı olumsuz etkileyerek iyileşmeyi yavaşlatır. Alkol ise ilaçlarla etkileşime girerek ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir. Bu nedenle en azından iyileşme süreci boyunca bu maddelerden uzak durulmalıdır. Ameliyat sonrası baston, yürüteç gibi yardımcı ekipmanlar kullanılır. Bunlar doğru şekilde ve gerektiği sürece kullanılmalıdır. Erken bırakmak veya yanlış kullanmak düşme riskini artırır. Yerden bir şey almak için eğilirken ya da ayağa kalkarken yavaş hareket edilmelidir. Evin içindeki halılar, kablolar gibi kaymaya neden olabilecek eşyalar ortadan kaldırılmalıdır. Tuvalet ve banyo gibi alanlara tutunma barları yerleştirilmelidir.