Ortopedide Plazma Tedavisi | Prof. Dr. Fahri Erdoğan

Plazma Tedavisi

Plazma tedavisi ameliyatsız bir yöntem olarak en çok kullanılan bölge göz kapaklarındaki deri fazlalığından ve bundan dolayı oluşan derin kırışıklıkların tedavisinde en sık uygulanan ve tercih edilen yöntemlerden biridir. Göz kapağı fazlalığından rahatsız olan kişiler için ameliyatsız bir seçenektir ve yaz ayları için uygun değildir. Bunun nedeni işlem yapılan bölgede skar dokusu oluşturuluyor ve bunun da iyileşmesi için ortalama (3-4 hafta kadar) iyileşme süreci vardır. Bu bölge yaz ayında güneş alırsa renk koyulaşması olasılığı oldukça yüksek olduğundan dolayı kış aylarında yaptırmak daha uygundur.

Uygulama yapılan alandaki gaz halinde olan su buharı ve azot, yüksek enerji ile plazma enerjisine dönüştürülür. Bu enerji ile cilde verilen hasar buharlaştırılır ve sorunlu dokular yok edilir ve yeni doku oluşum süreci başlar. Uygulama sırasında kanama olmaması önemli bir avantajdır. Bölgesel olarak cilt sıkılaştırma ve fazla derilerden kurtularak daha toplu bir cilt meydana gelmesini sağlar. Bu uygulama birçok bölgede uygulanabilmektedir. Plazma tedavisi göz kapağı dışında kaz ayaklarına, nazolabial çizgilerine, özellikle dudak üstü çizgilerine, kulak kenarındaki çizgilere, cilt lekeleri ve sivilce çukurları için de uygulanabilecek etkili bir tedavi yöntemidir.

Yazı İçeriği

Plazma Uygulanan Ortopedik Hastalıklar

plazma tedavisi

Kas içi kanamaların tedavisinde,
Dizde oluşan bağ yaralanmaları ve kireçlenme tedavisinde,
Omuz eklemi hastalıklarında,
Topuk dikeni,
Ayak tarak kemiği hasarları,
Ayak kireçlenmeleri,
Artroskopi cerrahi müdahalesinden sonra bağ iyileştirmelerinde,
Menisküs hastalığında kullanılır.

Plazma Tedavisi Hangi Durumlarda Uygulanır?

Kalp hastalığı veya diyabet gibi kronik rahatsızlıkları olan ve bağışıklık sistemini zayıflatan ciddi hastalıkları olan kişiler COVID-19 virüsüne karşı daha hassastır. Bu tür hastalıkları olan kişilerin enfekte olmaları durumunda takip edilmeye ve tedaviye bir an önce başlanılması gerekir. Bu tedavinin en önemli kısmı hastaların solunum destek ünitelerine bağlanmasıdır. Bununla birlikte, plazma tedavisi hastalığın iyileştirilmesinde önemli bir role sahip olduğuna inanılmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü, tedavinin herhangi bir iyileştirici özelliği olup olmadığını henüz kanıtlamamıştır.

Tedavinin herhangi bir yan etkisinin olup olmadığı ve herhangi bir zarara neden olup olmadığı henüz bilinmiyor. Ancak şu anda COVID19 ile mücadelede tek uygulanabilir tedavi yöntemi plazma tedavisi gibi görünüyor. Yine de bu tedavinin hastalara herhangi bir vermemesi için işlemin uygulanması için hastanın durumunun ciddileşmesi beklenir. Çünkü normal süreçte hasta kendi kendini iyileştirme yeteneğine sahiptir. Bu nedenle olumlu etkileri henüz kanıtlanmamış bir tedavi yöntemi hastalığın erken evrelerinde kullanılmamalıdır. Buna rağmen dünyanın farklı ülkelerinde plazma tedavisine uygun hastalara uygulanabilmektedir.

PRP Uygulamasının Etkileri Nelerdir?

PRP uygulamaları ilk zamanlarda genellikle kozmetik ve yaşlanma karşıtı tedaviler için kullanılırken, son zamanlarda doku hasarlarının tedavisinden kas-iskelet sistemi hastalıklarına kadar birçok alanda başarıyla uygulanmaktadır.

Cilde esneklik ve parlaklık kazandırır.
Yenileyici, yapılandırıcı ve canlandırıcı etkileri vardır.
Deri altı dokusu cildin tüm hayati fonksiyonlarını destekler.
Saçları güçlendirir ve saç dökülmesini önler.
Yaşlanmaya bağlı olarak ortaya çıkan kırışıklıkları ve çöküntüleri önler.
Yaralanma ve cilt hasarı durumunda cildin yeniden yapılanmasını sağlar.
Lazer gibi uygulamalardan sonra ciltte oluşan hasarı hızla yeniden yapılandırabilir.
Aşil tendon kopmasına ameliyatsız çözüm sunar.
Medikal estetikte yüz, eller, kollar, uyluk içleri, boyun ve ve dekolte bölgeleri için kullanılır.
PRP uygulaması da ağrı tedavisinde etkili sonuçlar vermektedir.

PRP Tedavisi Avantajları Nelerdir?

İşlem kişinin kendi kanı ile yapıldığından alerji kaynaklı problemler yaşanmaz.
Kanama durumu görülmez.
Cerrahi bir işlem değildir.
Tedavi süresi ortalama 30 dakika gibi bir süredir.
Enjeksiyon ile yapılan bir tedavi yöntemi olduğundan hasta hemen günlük hayatına dönebilir ve herhangi bir sorun yaşamaz.

PRP Tedavisi Riskleri Nelerdir?

Kan ve plazma tedavisi 1900’lü yılların başından itibaren birçok hastalığın tedavisinde kullanılmış ve oldukça etkili bir yöntemdir. Önceden tedavi edilmiş bir kişiden diğerine plazma transferi ile nakledilen kişinin COVID-19 durumu hala test edilmemiştir. Fakat araştırmacılara göre böyle durumlarda riskin

çok düşük olduğunu düşünmektedir. Bunun nedeni plazma bağışlayan kişi tamamen iyileştiği için herhangi bir enfeksiyon durumu söz konusu değildir.

Fakat, plazma tedavisi alerjik reaksiyonlar, akciğer hasarı ve solunum güçlüğü, HIV, hepatit B ve C gibi enfeksiyonların bulaşma riskini taşır. Bu enfeksiyonların bulaşma riski oldukça düşüktür çünkü bağış yapan kişiden gerekli kan bileşenleri alınmadan önce herhangi bir riskin oluşmaması için gerekli kan tahlilleri yapılır. Kan testi sonuçlarının pozitif olması durumunda, gerekli bileşenler ayırmak için işlem yapılır. Bu, riskin en aza indirilmesini sağlar.

Ayrıca herhangi bir risk tespit edilmesi söz konusu değildir. Bununla birlikte H1N1 (domuz gribi), H5N1 (kuş gribi), MERS, Ebola ve SARS gibi hastalıkların tedavisinde de plazma tedavisi kullanılmıştır. Bu hastalıkların tedavisinde çok yüksek bir başarı oranı elde edilmiştir. Tüm bunlar göz önünde bulundurulduğunda ortaya çıkabilecek riskler uzmanlar tarafından değerlendirilmekte ve bu şekilde tedavi uygulanmaktadır.

Plazma Tedavisi Kimler İçin Uygun Değildir?

Kanser hastaları,
Kanında enfeksiyon bulunan kişiler,
Trombosit sayısı düşük olanlar
Düzenli olarak kan sulandırıcı ilaç kullanan kişiler

Plazma Bağışı Nasıl Yapılır?

Öncelikli plazma bağışçılarının 18-65 yaşları arasında, covid-19 tanısı almış, gördükleri tedavi sonucunda iyileşmiş ve hastaneden taburcu olmuş olmaları gerekiyor. Ayrıca kişilerin HIV, hepatit, sifiliz gibi kan bağışını engelleyen hastalıklara sahip olmaması gerekmektedir.

plazma tedavisi

Plazma bağışı yapmak isteyen kişiler bağıştan önce bazı testler yapılır ve sonuçlar kişide koronavirüs ve enfekte olduğunu belirleyecektir. Tedavi sürecinde iyileşen kişiler bağış yapmadan önce ortalama 14 gün beklemesi gerekir ve sonrasında bağış yaptırabilir. Plazma bağışı yapmak isteyen kişi plazma vermeden önce tekrar test yaptırmalı ve negatif çıkması durumunda bağıştı olarak Kızılay’a başvurmalıdır. Bağış yapmadan önce talepte bulunanların klinik semptomlarının tamamen ortadan kalkmış olması gerekir.

Gönüllü olarak kan bağışından elde edilen plazma, aferez cihazı ile tarafından ayrıştırılacak ve diğer bileşenler kan bağışçısına iade edilecektir. Toplanan plazmaya belirli standart testler uygulanarak hastanın tedaviyi beklediği hastaneye teslim edilecek.

Plazma bağışı yapacak kişi için plazma alım işleminin herhangi bir riski veya tehlikesi bulunmamaktadır. Virüse yakalanmış ve tamamen iyileşmiş kişilerden belirli aralıklarla plazma bağışı alınabilir. Bunun için tamamen iyileşen kişilerin tekrar enfekte olmaması için Covid-19 14 kurallarına duyarlı olmaları, sosyal mesafeyi korumaları ve maske takmaları yeniden bulaşmasını önlemek için önemlidir.

PRP Tedavisi Hangi Alanlara Uygulanır?

Normal şartlarda dokularımızda hasar meydana geldiğinde vücutta oluşan reaksiyona bağlı olarak o bölgede plateletler toplanır ve böylece onarım süreci başlar. Ancak hasar görmemiş dokuda platelet sayısı azdır ve aktif değildir. Bu sayede PRP uygulamasının yapıldığı dokuda platelet sayısında 2 -4 kat artış gerçekleşir ve bu plateletler uygulamadan kaynaklanan çok az hasarla aktif hale gelir. Bu nedenle PRP’nin uygulama alanını yenilemek için etkili ve güvenli bir seçenek sunulmaktadır.

Cilde PRP tedavisi uygulandıktan sonra parlak ve sağlıklı bir görünüm elde edilebilir. Ciltte oluşan; sarkma, kırışıklık, elastikiyet kaybı, kolajen kaybı gibi problemlerin yanı sıra göz altı morlukları ve cilt beyazlatma gibi işlemler için uygulanır. Özelikle hamilelik döneminde ortaya çıkan lekelerin tedavisi için çok fazla tercih edilen etkili bir uygulamadır. PRP uygulaması cildin birçok bölgesinde iyileşme gösteren ve yenileyici özellikleri açısından akne ve yara izlerinin tedavisinde de etkin rol oynamıştır.

Plazma tedavisi, iyileşmeyen kronik yaraları tedavi eder, etkili ve hızlı sonuç verir. Kanın trombosit açısından zengin yapısı, doku hasarının iyileşmesini sağlayarak kronikleşen ve geçmeyen yaralar için etkili bir tedavi yöntemidir. Trombosit açısından zengin uygulamalarla doku hasarının hızlı ve etkin tedavisi sağlanabilmekte, iyileşmeyen yaralarda iyileşme sağlanabilmektedir.
Selülit ve çatlak durumlarında PRP tedavisi; selülit ve çatlaklarda doku yenilenmesini sağlamak için PRP kullanılarak bu durumlar ortadan kaldırılabilir.
PRP tedavisi, saç dökülmesini durdurmak ve saç sağlığını korumak için kullanılır. PRP tedavisi, saç kökünde sağlıklı doku oluşumunu sağlamak veya travma gibi çeşitli nedenlerle sağlıksız hale gelen saç dokusunun yeniden düzenlenmesini sağlamak için kullanılır. Saç sağlığı, dokularının ve saç köklerinin sağlığından bağımsız olamayacağı için saç kökü ve saç dokusunun yenilenmesini sağlayan PRP tedavilerinin bu durumlarda önemli bir yere sahip olduğunu söyleyebiliriz.
Eklem ve kas rahatsızlıkları için plazma tedavisi hızlı ve başarılı sonuçlar verir. Eklem ve kas hastalığında temel sorun doku hasarıdır. Bu sorunların hastalığa dönmesinin nedeni ise dokudaki bu hasarlarda düzelme olmamasıdır. PRP eklem ve kas rahatsızlıklarında etkili bir tedavi olarak ortaya çıkmıştır. Trombositler doku hasarlarının iyileşmesini sağlayan büyüme faktörlerinin salgılanmasında rol oynamaktadır.

Plazma Tedavisi Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

Plazma Tedavisi Nasıl Uygulanır?

Tedavi edilecek alana lokal bir madde enjekte edilir ve birkaç dakika içinde işleme başlanabilir.

Plazma Tedavisi Sonrası Etki Ne Zaman Görülür?

Uygulamadan bir hafta on gün sonra küçük bir kabuk oluşur. Üç hafta içinde bu kabuklar dökülmeye ve yeni deri oluşmaya başlar. Yaklaşık bir buçuk ay sonra uygulama kendini gösterir ve gerekirse ikinci ve üçüncü seans tekrarlanabilir.

PRP Tedavisi Kimlere Uygulanmaz?

Kanser hastalarına, kan hastalığı , otoimmün hastalığı olan, işlem yapılacak bölgede enfeksiyon ve iltihap bulunan hastalara, hamile ve çocuk emziren kadınlara uygulanmaz.

Plazma Tedavisi Ne Sıklıkla Yapılmalıdır?

PRP tedavisi genellikle 2 veya 4 hafta aralıklarla 2-4 seans uygulanabilir. Tedavi aralıkları ve seans sayısı işlem yapılacak bölgeye ve kişiye göre değişiklik gösterebilir.

PRP İşleminden Sonra Nelere Dikkat Edilmelidir?

İşlem yapıldığı gün içerisinde sıcak banyo yapılmamalıdır. Güneş koruyucu kremler kullanılmalıdır.

Plazma Uygulamasının Yan Etkileri Var Mıdır?

PRP tedavisinde gerçek bir PRP kiti kullanıldığı için tamamen otolog ve kişiye özel bir sistem olduğu için herhangi bir yan etkisi veya alerji riski yoktur.