Diz Protezi Olan Hastalar Ne Yapmalı?
Diz protezi olan hastalar ameliyat olduktan sonraki yaşamlarında çokça endişe etmektedirler. Çoğunun sebebi ise ameliyat olduktan sonra eski sağlıklarına kavuşamadıkları düşüncesidir.
Peki durum böyle midir diz protezi olan hastalar doğru mu düşünüyor, öğrenelim.
Yazı İçeriği
Diz Protezi Olan Hastalar Ne Kadar Haklı?
Çoğunlukla insanların kafasında ” Ameliyat olan insan yarım insandır. Artık işlerini doğru düzgün yapamaz” gibi bir düşünce bulunmaktadır. Fakat bu doğru değildir.
Çünkü hastalara takılan protezler, günümüz şartlarında bir çok hareketi yapabilme olanağı sunmakta.
Diz protezi ameliyat sonrası yapılması ve yapılmaması gereken kurallara uyulduğu takdirde hastalarımız sağlıklı yaşamlarına geri dönebileceklerdir.
Özellikle hareket etmek her şeyden önemlidir. Hastalar hareket ettikleri takdirde kan dolaşımları da aktif olacaktır.
Bu aktiflik sayesinde yaralar daha çabuk iyileşecek, hastalar protezlerine daha çabuk alışacaklardır.
Ameliyat olduktan sonra hastalar 1 saat içerisinde ayağa kaldırılır , yavaş yavaş yürütülmeye başlanır.
Bu yürüme işlemine başlamadan önce hastaların dikkatli olması gerekmektedir. Ameliyattan hemen sonra yürüme işlemi gerçekleştiği için, hastaların tansiyonları düşebilir.
Diz protezi olan hastalar, kendileri ayağa kalkabilecek kadar iyi hissetmedikleri takdirde yürütülme işlemi yapılmaz. Daha sonra ortalama 3 ila 5 gün kadar hastanede kalırlar.
Bu dönem içerisinde hastalar, fizik tedavi uzmanı ile egzersizler yapar. Buna ek olarak hastalar oda içi, koridor ve daha sonra merdivenlerde yürümeye başlatılır.
Bundan sonrası evde tedavi olarak sürer. Fakat evde hastanın doktoru kendisi olmalıdır.
Protez Hareket Kısıtlaması Yapar Mı?
Böyle bir şey kesinlikle doğru değildir. Protezler hareket kısıtlaması yapmaz, aksine rahatça hareket edebilmenize olanak sağlar.
Diz protezi olan hastalar protez takıldıktan sonra ilk haftalar bazı kısıtlamalara maruz kalırlar. Ama bu kısıtlamalar ömür boyu sürecek cinsten değildir.
Protez, ilk haftalarda dikkatli bir şekilde vücudun işleyiş biçimiyle uyumlandırılmalıdır. Burada ki amaç, hastanın proteze alışabilmesi adınadır.
Protezli hastalar ilk başlarda bacaklarını belli bir açıyla bükmesi gerekir. İlerleyen dönemde de tabii ki bükme ve açma konusunda kısıtlamalar olacaktır. Ama bu tür kısıtlamalar günlük hayata engel olacak cinsten değildir.
Hatta, protezlere düzgün bakıldığı takdirde bir çok sporu da yapabilirsiniz. Örneğin koşu, yüzme, tenis ve daha bir çok farklı spor dalı… Burada önemli olan ise protezleri doğru düzgün bakabilmektir. Peki ya proteze nasıl bakacağız?
Bu sorunun cevabı aslında çok basit. Hastalar önce varsa fazla kilolarından kurtulmalıdır ve kilo almamaya özen göstermelidirler. Fazla kilonun vermiş olduğu baskı protezin kırılmasına sebebiyet verebilir.
Hastalar düzenli olarak da bol bol yürüyüş yapmalı egzersizleri atlamamalıdır. Ameliyat sonrasında da kan sulandırıcı ilaçlarını düzenli olarak almaları gerekmektedir.
Ani atlamalar yapmamalı, ağaç tırmanmak gibi hareketlerden kaçınmalıdır. Bunun yanı sıra güreş gibi birebir mücadele gerektiren sporlardan da uzak durmalıdır.
Sağlığına da dikkat etmeli, enfeksiyondan olabildiğince uzak durmalıdır. Enfeksiyon olduğu takdirde proteze taşınabilir ve aşınma gerçekleşebilir. Bu durumda da revizyon ameliyatı gündeme gelir.
Diz Protezi Olan Hastalar Nasıl Bir Yaşam Sürmeli
Kendinizi kısıtlamayın. Protezinizin olması size herhangi bir sorun teşkil etmez. Aksine ağrılı dönemlerinizi geride bırakmanızı sağlar.
Protezlerin yapım amaçları, hastaların sürdürdüğü sağlıksız ve acılı yaşamlarına son vermektir.
Günümüz itibarı ile her alana uygun protezler de kullanılmaktadır. Örneğin, doğuştan eksik uzuvlarla doğan bireyler için üretilen protezlerin kullanım alanları çok fazladır.
Gelişen teknoloji protez tedavisinde gelişim göstermiştir.
Özellikle ortopedi cerrahisinde bu tür protezler fazlaca kullanılmaktadır. Diz protezlerinin köklü bir geçmişi olmasına rağmen ilk zamanlarda doğru malzeme metal olarak biliniyordu.
Bu protezlerin hareket kabiliyetleri ise oldukça düşüktü. Hastalar belli bir açıyla oturup yürüyebiliyordu.
Dizi ile problemi olan hastalara 55 yaşını geçtikten sonra gelmeleri gerektiği söyleniyordu. Bu da hastaların sürekli ağrı çekmesine , doğru ve verimli bir şekilde yürüyememesine sebebiyet veriyordu.
Hatta sırf bu sebeple yataklara düşmüş pek çok hasta bulunmaktadır. Fakat günümüzde kemik gelişimini tamamlamış herkese bu ameliyat yapılabilmektedir.
Örneğin, genetik romatizma hastalığına sahip genç bireylerde bu ameliyat oldukça başarılı bir şekilde gerçekleştirilir. Kişi sağlığına kavuşur ve ağrı çekmez.
Buna ek olarak dizinde başka problemler olan her yaştan hastaya yine bu ameliyat uygulanabilmektedir.
Üstelik diz protezi olan hastalar, koşma, yürüme, yüzme (çok yüksek olmama şartıyla) zıplama gibi hareketleri ameliyat sonrasında özgürce yapabilirler.
